Biyomateryaller, herhangi bir nedenle yaralanan/kaybolan doku/organ fonksiyonunu geçici veya sürekli olarak yerine getiren, doğrudan kullanılan veya bu amaçla geliştirilen sistemlerde yer alan materyallerdir. Biyomateryaller, sözü edilen kaybı karşılayacak kimyasal, fiziksel, mekanik, vb. özelliklere sahip ve biyouyumu olmalıdır. Biyouyumlu olmayan materyaller, vücutta bir çok önemli olumsuz etkiler yapabilir; örneğin, hafiften serte doğru, irritasyona yol açabilir, alerjik veya toksik olabilir, ve hatta tümor oluşumuna kadar giden çok trajik tablolar yaratabilirler.
Doğal materyalleri, otojenik (hastanın, sağlıklı bölgesinden alınıp yaralanan/kaybolan bölgesinde kullanılan doku), allojenik (aynı cinsten, yani başka bir insandan, ölü veya canlı, alınan doku) ve zenojenik (başka cinsten, hayvanlardan alınıp kullanılan doku) olarak sınıflamak mümkün.
Biyouyumluluk yönünden en iyisi otojenik materyallerdir. Buradaki önemli sorunlar genellikle yeteri kadar materyalin olmayışı, alınan bölgede yaratılacak hasarın zararsız ve yenilenebilir olması, taşınan dokunun yerleştirildiği bölgedeki yaşam koşullarına uyum sağlayabilir olmasıdır.
Allojenik materyallerin kullanımında da benzer sorunlar vardır. Donör bulmak zordur. Allojenik materyallerde biyouyum sorunu vardır. Uyuşma olsa da çoğu kez immün sistemi baskılayıcı ilaçlar kullanılması gerekir. Başkasının doku ve organını kullanmaktaki en önemli sorunlardan biri de hastalık taşıma riskidir.
Zenojenik materyallerde de biyouyum sorunu, hastalık taşıma riski geçerlidir. Bunlara ek olarak bazı inançlar hayvanlardan transplantasyonu engellemektedir.